CHP’li Bağcıoğlu: Milli Savunma Üniversitesi Rektörü, teğmenlere iftira atmış, adil yargılanma haklarına müdahale etmiştir!

T24 Haber Merkezi

Cumhuriyet Halk Partisi Milli Savunma Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Erhan Afyoncu’nun bir televizyon programında yaptığı açıklamalarla teğmenlerle ilgili hukuki süreci etkilemeye çalıştığını ve muhalefet milletvekillerini hedef alarak algı yaratmaya çalıştığını söyledi. Bağcıoğlu, “Daha vahimi, sayın rektör askeri bir üniversitenin başındaki kişi olarak tarafsız kalması gerekirken, dün gece siyaset yapmanın en kötü örneklerinden birini sergilemiştir” dedi.

Bağcıoğlu yazılı açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Sayın Erhan Afyoncu, dün gece bir televizyon kanalında yaptığı açıklamalarla hukuki sürece müdahale etme çabası içinde olduğunu bir kez daha göstermiştir. Teğmenlerin idari yargıda devam eden süreçlerini hiçe sayarak kamuoyu önünde bir yargılama yürütmeye kalkması, adil yargılanma hakkına açık bir müdahale olmuştur. Ayrıca, muhalefet milletvekillerini hedef alarak, olayı siyasallaştırmaya çalışan tarafın kendisi olduğu gerçeğini göz ardı etmiştir. Bunun yanı sıra, teğmenleri muhalefet milletvekilleriyle irtibatlı göstermeye çalışarak büyük bir iftiraya imza atmıştır. Oysa Muhalefet milletvekilleri özelikle de Cumhuriyet Halk Partisi, sürecin başından itibaren teğmenlerin zarar görmemesi ve olayın siyasete dahil edilmemesi için büyük bir hassasiyet göstermiştir.

Bu süreçte dikkat çeken bir diğer husus ise, başta kendisi olmak üzere mevcut sıralı amirlerin, sosyal medya ve basın üzerinden teğmenlere yöneltilen ölüm tehditlerine ve ahlaksız saldırılara sessiz kalmasıdır. 30 Ağustos’tan itibaren yaşananlar ortadadır: Teğmenleri hedef gösterenler, süreci provoke edenler ve olayları siyasallaştıranlar bellidir. Rektörün bu açıklamaları, milletin tepkisini artırma çabasından öteye gitmemektedir.

Öte yandan, Sayın Afyoncu’nun dünkü programda askeri sağlık sisteminin yeniden açılabileceğine dair ifadeleri de dikkate değerdir.

Bugün gelinen noktada, Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Sayın Erhan Afyoncu’nun, askeri hastanelerin yeniden açılmasına dair olumlu görüş bildirdiğini öğrenmiş bulunuyoruz. Sayın rektörün bu konuda herhangi bir askeri harekât tecrübesi, sağlık yönetimi bilgisi veya askeri tıbbi sistem üzerine uzmanlığı olmamasına rağmen, bu gerçeği kabul etmesi ve televizyon ekranlarında dile getirmesi önemlidir. Çünkü bu, askeri sağlık sisteminin çöküşünü görmezden gelmenin artık imkânsız hale geldiğinin bir göstergesidir.

Ancak şunu da sormak gerekir: 9 yıldır neredeydiniz? Askeri sağlık sistemi çökerken, Mehmetçik sağlık hizmetlerine ulaşamazken, defalarca dile getirdiğimiz bu gerçeklere neden kulak tıkandı? Eğer bugün askeri hastanelerin kapatılmasının yanlış olduğu görülüyorsa, o halde hiç vakit kaybetmeden, tek bir gün bile düşünmeden gereği yapılmalıdır!

Sayın Afyoncu’nun olumlu mütalaa verdiğini ifade etmesi elbette sevindiricidir. Ancak askeri sağlık sistemi, üniversite rektörlerinin, akademisyenlerin, siyasilerin beyanlarıyla değil, bu alandaki uzmanların, askeri hekimlerin, sağlık sistemini bilenlerin ve en önemlisi Milli Savunma Bakanlığı ile ilgili kurumların kararlarıyla yeniden yapılandırılmalıdır.

Milli Savunma Üniversitesi gibi bir kurumun başında bulunan bir ismin, asli görevine odaklanması ve siyasi tartışmaların dışında kalması gerekir. Ancak görüyoruz ki, Sayın Afyoncu bu sınırları aşarak siyasete girme niyetinde olduğunu her fırsatta belli etmektedir. Eğer böyle bir arzusu varsa, bunu açıkça ilan etmeli ve akademik kimliğini bir kenara bırakmalıdır.

Bizler, Cumhuriyet Halk Partisi olarak, hukukun üstünlüğünü ve TSK personelinin haklarını anayasa ve yasalara uygun şekilde savunmaya devam edeceğiz.

Teğmenlerimizin adil yargılanma hakkı, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin kurumsal yapısı ve askeri sağlık sisteminin güçlendirilmesi konularında mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz.”

TIKLAYIN – Murat Sabuncu | Edirne’deki duvarından Türkiye kamuoyuna, Demirtaş’a suskunluğun şahidi takvimler…

TIKLAYIN – İniş sırasında ters dönen yolcu uçağı görüntülendi!

TIKLAYIN – Mehmet Y. Yılmaz | Ülkeyi kim “germek” istiyor?

TIKLAYIN -Spor yazarları, Galatasaray’ın Rizespor galibiyetini yorumladı: “Futbolda dün yok, Buruk inatlarından vazgeçmeli”

Related Posts

İmamoğlu, Muharrem İnce’ye mektup yazdı! ‘Aramıza hoş geldin’

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, bugün CHP’ye katılması beklenen Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce’ye mektup yazdı.

Muharrem İnce’nin yarın CHP’ye katılması bekleniyor

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in geçen hafta ziyaret ettiği Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce’nin yarın grup toplantısına katılarak CHP’ye katılması bekleniyor.

Gazze’deki soykırıma “ortak” oldukları gerekçesiyle Belçika’da 2 şirket protesto edildi

Belçika’da Filistin destekçisi göstericiler, Gazze’deki soykırıma “suç ortağı” olmakla suçladıkları Syensqo ve İsrail merkezli savunma şirketi Elbit Systems’e ait OIP Sensor Systems şirketlerini protesto etti.

Şam’da kilise patlamasında 22 kişi ölmüştü! Saldırıyı kimin yaptığı ortaya çıktı

Suriye İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Nureddin Baba, dün akşam saatlerinde başkent Şam’ın Duveyla bölgesindeki Mar İlyas Kilisesi’ne düzenlenen terör saldırısıyla ilgili basın açıklaması yaptı. Saldırıyı kınayan Suriye İçişleri Bakanlığı adına konuşan …

ABD B-2’lerle İran’ı vurdu, yetkililer Beyaz Saray’ın en büyük korkusunu açıkladı

ABD Başkanı Donald Trump, sabaha karşı yaptığı açıklamada, ülkesinin İran’daki nükleer hedeflerini “çok başarılı” bir operasyonla vurduğunu ve tamamen yok ettiğini söyledi. Ancak ABD’nin önde gelen siyasi yayınlarından Politico, Trump’ın konuşmasındaki muzaffer havanın Washington’ın geneline hakim olmadığını, aksine başkentte bir korkunun hakim olduğunu yazdı.

Ömer Fethi Gürer: Akaryakıt fiyatlarındaki artış, tarımsal üretimi ve ticareti sarsıyor

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, akaryakıt zamlarının çiftçilere ve ürünlerin raf fiyatlarına etkilerinden bahsederek, “Borçlanan çiftçi, borçlarını döndüremez noktaya geldi. Vatandaş, raflarda ürün olsa bile cebindeki gelirle etiket fiyatını karşılaştırdığında ürüne bakıp geçiyor. Bu durum, dolaylı bir kıtlık oluşturuyor. Çiftçiler, borçlarını ödeyememe riskiyle karşı karşıya. Vatandaşın, emeklinin ve asgari ücretlinin sabit geliriyle gıdaya erişimi giderek zorlaşıyor” dedi.